1960'larda RAND’in diğer araştırma kurumları ve üniversitelerle iletişimini güçlendirmek için başlattığı internet teknolojileri, günümüzde küresel çapta yaygın olarak kullanılmakta. Ancak, şirketlerin bu teknolojileri benimseme ve kullanma seviyeleri arasında büyük farklılıklar var. Dijital dünyada geri kalmak ise rekabette geri kalmak anlamına geliyor. Bu nedenle, interneti etkin kullanmak yalnızca genç çalışanların ya da IT departmanlarının sorumluluğu değil, şirket yönetiminin stratejik önceliklerinden biri haline gelmeli.

İnternet teknolojilerinin şirketlere sağladığı avantajlar üç ana başlıkta toplanabilir: (i) iş süreçlerinin verimliliğini artırma, (ii) tedarik zincirindeki ortaklarla daha verimli işbirliği, (iii) müşteri ilişkilerini daha etkin hale getirme.

Şirketlerin iç işleyişlerinde internet teknolojilerinden faydalanmak, video konferanslar, bloglar, sosyal ağlar ve ortak çalışma platformları gibi araçlarla mümkündür. Bu yenilikler şunları sağlar: (i) bilgiye hızlı ve doğru erişim, (ii) iletişim maliyetlerinin düşmesi, (iii) uzmanlık gerektiren işlerde daha hızlı çözümler üretme, (iv) seyahat masraflarını azaltma, (v) çalışanların iş tatmini ve motivasyonunu artırma, (vi) genel işletme maliyetlerini düşürme, (vii) ürünlerin pazara giriş süresini kısaltma, (viii) yenilikçiliği teşvik etme ve nihayetinde (ix) gelir artışını sağlama. Araştırmalar, bu teknolojilerin doğru kullanımıyla iş süreçlerinde %15-30 oranında verimlilik artışı sağlandığını ortaya koymaktadır.

Tedarik zinciri ortaklarıyla ilişkilerde internet teknolojilerinden faydalanmak da büyük avantajlar sunar. Bu teknolojiler, (i) bilgi akışında yaşanan zaman kayıplarını ortadan kaldırarak süreçlerin daha uyumlu çalışmasını, (ii) iletişim maliyetlerinin azalmasını, (iii) dış kaynaklardan uzmanlıklara daha kolay ulaşmayı, (iv) ulaştırma maliyetlerinin düşmesini, (v) zincirdeki tüm paydaşların tatmin düzeyini artırmayı, (vi) ürünlerin pazara daha hızlı sunulmasını, (vii) tedarik zinciri maliyetlerinin düşmesini, (viii) ürün geliştirme maliyetlerinin azalmasını, (ix) yenilikçiliğin artmasını ve (x) gelir artışını sağlar. Bu iyileşmelerin de tedarik zincirlerinde %15-25 oranında verimlilik artışı sağladığı gözlemlenmiştir.

Müşteri ilişkilerinde internetin etkin kullanımı belki de en önemli avantajlardan biridir. Doğru hedef kitleyle buluşan pazarlama kampanyaları, müşteri memnuniyetini artıran uygulamalar, geri bildirimlerin hızlıca işlenmesi ve coğrafi sınırların ortadan kalkmasıyla şirketler müşterileriyle daha güçlü ilişkiler kurabilir. Bu da hem müşteri bağlılığını artırır hem de yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirmeye olanak tanır.

Bu faydaları elde etmek için, şirketlerin internet teknolojilerini sadece kullanmakla kalmayıp, bu teknolojilerden en iyi şekilde faydalanacak insan kaynaklarına da yatırım yapması gerekir. Ağ tabanlı çalışan organizasyonlarda başarılı olan bireyler genellikle şu rolleri üstlenirler: (i) Geliştirici: Bu kişiler, ağın enerji kaynağıdır. Başkalarını teşvik eder ve katkıda bulunmaya yönlendirir. (ii) Tercüman: Bu kişiler bir ağda öğrendiklerini diğer ağlara aktarır ve farklı ağlar arasında köprü kurar. (iii) Araştırmacı: Ağ içindeki soruları çözmek için araştırmalar yapar ve referans noktası haline gelir. (iv) Aracı: Cevapları bulmak yerine, doğru kişileri bir araya getirmeye odaklanır. (v) Toparlayıcı: Ağın görüşlerini özetler ve bu bilgiyi yayar. (vi) Mentor: Bilgisiyle ağı besler ve diğer üyelerin fikirlerine rehberlik eder.

Özetle, internet teknolojilerinin getirdiği avantajları şirketinize kazandırmak için teknolojiye hâkim olmanın yanı sıra bu teknolojileri en etkin şekilde kullanacak bir insan kaynağına sahip olmanız gerekiyor.