Yönetim kurullarının etkinliği, üyelerin aralarındaki iletişim ile üst düzey yöneticilerle ve kurum paydaşlarıyla kurdukları ilişkilerin kalitesiyle doğrudan ilişkilidir. Yönetim kurulları, uygulayıcı değil, yönlendiren ve karar veren bir mekanizma olarak, başkalarının davranışlarını etkileme kapasitesine sahiptir.

Yönetim kurullarının strateji belirleme, üst düzey atamalar ve risk yönetimi gibi kritik konularda, ortak aklın bireysel düşüncelerden daha etkili bir şekilde işlemesi gerekmektedir. Bu, açık ve güvene dayalı bir iletişim kültürü oluşturarak mümkün olur.

Sağlıklı bir iletişim ortamının sağlanabilmesi için, öncelikle ortak hedefler üzerinde uzlaşılması kritik öneme sahiptir. Özellikle şirketlerde, paydaşların çıkarlarını gözeterek kurumsal değeri artırmak, yönetim kurullarının belirleyebileceği ortak hedeflerden biridir. Aynı zamanda, kurumun yalnızca finansal başarıları hedeflemesi değil, kurumsal değerlerini de koruması gerektiği unutulmamalıdır. Bu nedenle, yönetim kurulu, hedef belirlerken ve performansı değerlendirirken, iş sonuçlarının yanı sıra bu sonuçların elde edilmesinde etkili olan davranışların kurumsal değerlere uygunluğunu da gözetmelidir.

Üyeler arasında ve yönetim ile üyeler arasındaki iletişimde sıkça karşılaşılan sorun, samimiyet eksikliğidir. Bilgi paylaşımından kaçınmak, sadece mevcut konunun sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesini engellemekle kalmaz, aynı zamanda gelecekteki iletişim ortamını da olumsuz etkiler.

İletişim kalitesini artırmanın bir yolu, verilerle görüşlerin ayrımını net bir şekilde belirlemektir. Bu nedenle, yönetim kurulu iletişiminde paylaşılan verilerin güncel ve güvenilir kaynaklardan elde edildiğinden emin olunması gerekir. Veriler üzerinde ortak bir anlayışa ulaşıldıktan sonra görüşlerin ifade edilmesi, daha yapıcı bir tartışma ortamı yaratır. Görüşlerin kişisel hale getirilmesinden kaçınılması, tartışmaların daha sağlıklı olmasını sağlar. Bu bağlamda, yönetim kurulu başkanının toplantıyı yönlendirme tarzı büyük bir öneme sahiptir; hızlı karar verme yerine konuları derinlemesine tartışmaya teşvik eden bir yaklaşım benimsemesi, sağlıklı bir iletişim ortamı oluşturur.

Yönetim kurulu üyelerinin dikkat etmesi gereken bir diğer nokta, eleştirilerin yapıcı bir üslupla dile getirilmesidir. Temel amaç, yöneticilerin hatalarını bulmak değil, doğru davranışların geliştirilmesine yardımcı olacak bir iletişim ortamı yaratmaktır.

İletişimin tek taraflı olmaması, karşılıklı öğrenme ve sağlıklı karar alma süreçleri için gereklidir. Bu nedenle, iletişim kurmanın yanı sıra dinleme disiplininin de geliştirilmesi, hem üyeler hem de özellikle başkan için önemlidir.

Yönetim kurullarının karar mercii olması sebebiyle, her üyenin ayrı ayrı iletişim kurmak yerine takım olarak hareket etmesi önemlidir. Kararların tek bir ağızdan, tercihen yönetim kurulu başkanı tarafından, yönetim ve gerektiğinde diğer paydaşlarla paylaşılması, mesajların netliği açısından kritik bir öneme sahiptir. Hissedar ilişkilerinde başkanın önemli bir rol üstlenmesi beklenirken, diğer paydaşlarla iletişimde sorumluluğun genellikle CEO'ya devredilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, yönetim kurullarının etkinliği için iletişim, açık bir tartışma ortamı yaratmanın yanı sıra, yapıcı ve motive edici bir yaklaşım sergilemek açısından da değerlendirilmelidir.