Başarılı bir yönetim kurulu, kurumsal sürdürülebilirliğin ve gelişimin temel yapı taşıdır. Yönetim kurullarının etkinliğini ölçmek, sadece mevcut performansın değerlendirilmesi değil, aynı zamanda geleceğe yönelik stratejik iyileştirmelerin yapılmasına imkan sağlar. Bu doğrultuda, kurumsal yönetim kalitesini ölçmek için geliştirilmiş çeşitli araçlar mevcut, ancak bu araçların çoğu bazı önemli unsurları göz ardı edebilmektedir.

Geleneksel performans ölçüm kriterleri genellikle yönetim kurullarının yapısal özelliklerine odaklanmaktadır. Örneğin, Yönetim Kurulu Başkanı ile CEO’nun farklı kişiler olması ya da bağımsız üyelerin ve kadınların sayısının artırılması gibi konular önemlidir. Ancak, asıl mesele bu farklılıkların karar süreçlerine ne ölçüde katkı sağladığı ve yönetim kurulu içerisinde farklı perspektiflerin etkili şekilde değerlendirilip değerlendirilmediğidir.

Yönetim kurullarının etkinliğini doğru değerlendirebilmek için sadece gözle görülen yapısal özelliklere değil, aynı zamanda yönetim süreçlerinde arzu edilen davranış biçimlerinin sergilenip sergilenmediğine de odaklanılmalıdır. Örneğin, bağımsız ve farklı perspektiflerin yönetim sürecine dahil edilmesi, karar alma süreçlerini daha sağlıklı hale getirebilir. Ancak bu durum, her zaman bu yapısal özelliklerin varlığıyla gerçekleşmeyebilir.

Yönetim kurullarının etkinliğini artırmanın bir diğer yolu, karar alma süreçlerinde kullanılan bilgilerin kalitesini artırmaktır. Yönetim kurullarına sunulan bilgilerin güncel, kapsamlı ve alternatifleri içerir nitelikte olması, yönetim süreçlerinin etkinliğini doğrudan etkiler. Bu nedenle, kurumsal yönetişimin kalitesini artırmak için bilginin kalitesi üzerinde durulması gerekmektedir.

Ayrıca, performans değerlendirmesi yapılırken sadece iş sonuçlarına değil, bu sonuçlara ulaşma süreçlerine de bakılması önemlidir. Yönetim kurulları sadece girdilerden değil, aynı zamanda şirket performansından da sorumlu olmalıdır. Bu nedenle, yönetim kurullarının etkinliğini ölçen araçlar, iş sonuçları ile süreçler arasındaki bağlantıyı da incelemelidir.

Yönetim kurullarının çalışma kültürü de etkinliğin önemli bir unsuru olarak öne çıkar. Kurul üyeleri arasında açık bir iletişim, sorgulama ve farklı görüşlerin serbestçe ifade edilmesi, alınan kararların kalitesini artırır. Bu bağlamda, yönetim kurulunun karar alma süreçlerinde nasıl bir kültür ve iklimde çalıştığı da önemli bir değerlendirme kriteri olmalıdır.

Yönetim kurullarının etkinliği bir dönem boyunca değil, sürekli olarak değerlendirilmelidir. Yönetim kurulu süreçlerinin belirli bir zaman dilimi içinde değil, uzun vadeli bir perspektifte gözlemlenmesi ve sürekli iyileştirilmesi gereklidir.

Son olarak, kurumsal yönetim kalitesini ölçmenin nihai amacı bir not vermek değil, öğrenme ve gelişimi teşvik etmektir. Kurumların nerede olduğu kadar, ne kadar hızla geliştiği de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu doğrultuda, yönetim kurullarının etkinliğini ölçmek için kullanılan yöntemler, gelişimi de değerlendiren bir yaklaşıma sahip olmalıdır.